18 Ekim 2012 Perşembe

Markalar arası özgürlük: Kitle Toplumu


Kitle toplumu kavramı çoğunluk bireyin toplumuyla olan ilişkisi üzerinde yoğunlaşırken, bireyin modern toplumda sahip olduğu özgürlük derecesini, bireyin toplumsal çevresini nasıl algılayıp, ona ne şekilde değer biçtiğini inceler. Bu bağlamda, İnsandaki özgürlük kaybına, artan vasatilik ve yanılsamayla birlikte yabancılaşmaya dikkat çeker.

Kitle toplumu kavramı, öncelikle büyük ölçekli sanayileşmeyi, büyük kentleşme hareketlerini ve işbölümünde yüksek düzeyde uzmanlaşmayla yönetimi bir bütün olarak bürokratikleşmiş bir toplumsal ortamı ifade eder.

Kitle toplumu, özgürlüklerini çok büyük ölçüde yitirmiş, geleneksel kültürün uygarlaştırıcı etkisiyle aydınlanmamış, basmakalıp değerleri benimsemek zorunda kalan yabancılaşmış, ilkel, kültürsüz, alelade İnsanlardan oluşan bir yığındır.

Kitle toplumu, insanların edilgen, ilgisiz, homojenize, atomize varlıklar haline geldikleri, geleneksel bağlarından, dinsel kimliklerinden koparıldıkları, kitle iletişim araçlarının tek yönlü baskısı altında yalnızlaştıkları, tepeden tahakküme imkan veren bir toplum biçimidir.


Kitle toplumu bireyleri çoğunlukla birbirinin benzeri, farklılaşmamış ve birbirinin kopyası olup hiçbir bireysel özellik göstermezler; iş hayatı rutinleştirici ve yabancılaştırıcıdır; her ne kadar kitleler ideolojik fanatizme eğilimli olsalar da din, etkisini kaybetmiş olup bu nedenle sağlam bir tutamak ve Önemli ahlaki değerler sağlamaz, bireylerarası İlişkiler zayıf ve talidir, akrabalık bağları ise önemini yitirmiştir; kitleler siyasal açıdan coşkusuzdur ve diktatörlüklerle bürokrasiler tarafından çekip çevrilmeye elverişlidir; kültür sanat, edebiyat, felsefe bilim kitle kültürü haline gelmiş, yani müşahedenin en alt seviyesine hitap eder duruma indirgenmiştir.

Kitle toplumu, globalizm ve kapitalizmin bir ürünü olup, sanayileşme, kentleşme ve modernleşme süreçleriyle ortaya çıkmıştır. Bütün bu süreçler, bireyler arasındaki farklılıkların ortadan kalkmasına, bireylerin özgürlüklerini yitirmelerine, onların birbirlerinden yalıtlanmalarına, bireylerin birbirlerine daha benzer hale gelmelerine neden olmuştur.

Kitle toplumunun kültürel alandaki ifadesi ise, kitle kültürüdür. Başka bir deyişle, kitle toplumunda kitleyi oluşturan bireylerin hemen hemen tamamı okuryazar olsa da, onlar doğal eğitimden yoksun kaldıkları için, sıradan veya düşük düzeyde, ve hiçbir zaman seçici olmayan beğenilere sahip olurlar. Kitle toplumunda, yüksek kültürle aşağı kültür arasındaki sınır çizgisi yok olur veya daha doğru bir deyişle, yüksek kültürün yerine, hem yüksek kültürü ve hem de geleneksel toplumların halk kültürünü yok eden ve aleladeliği, uyumluluğu, edilgenliği ve kaçışı teşvik eden bir kitle kültürü gelişir.


.