"Aztekler ve Hindular yara temizliği için, Romalılar çamaşır beyazlatmak için, Sibiryalılar ruhlarla iletişim kurmak için kullanırlarmış çişi. İşin ilginci ise Japonlar taa yüz yıllar önce çişi işleyip gübre yapıyormuş adamlar. Zira çiş bitkiler icin gayet zengin bir azot kaynağıdır. "
"Çiş" ya da eşanlamlisi olan başka bir sözcük...
Hangisi söylenirse söylensin; bunu duymak nasil bir çagrisim yaratir sizde?
İlk tepkiniz ne olur? Hiç kusku yok ki, çogumuzu hemen tiksindiren sözcüklerdir bunlar!
İdrar, insan veya hayvan böbreği tarafından üretilip idrar kesesinde biriktirilen ve üretradan vücut dışına atılan sıvıdır.
Asidik kökenli olmayan bu sıvı, çözeltilerini barındıran memeli canlıların vücutlarındaki suyun muhtevasındaki mineral, inorganik ve diğer maddelerin dengesini sağlamak amacıyla idrar torbasından dışarıya çoğunlukla cinsel organlarda varolan mekanizmalar yardımıyla atılır. İdrar oluşumu, vücutta mineral ve diğer maddelerin dengesinin sağlanmasında etkilidir. Vücutta olması gerekenden fazla olan veya vücuda zararlı olan maddeler idrar yolu ile dışarı atılır. İdrar, içinde erimiş ya da süspansiyon durumunda bulunan birçok maddeyi uzaklaştırır.
Aynı zamanda idrar(alınan besine bağlı olarak) 5.0 – 8.0 ph değerliği arasındadır.
Peki bu özel sıvının, dünya ilaç sanayiini altüst edecek derecede her derde deva, mucizevi bir madde oldugunu söylersek nasil bir tepki gösterirsiniz acaba?
İşte o mucizevi sıvının özelliklerinden birkaçi:
*Taze idrarla birkaç kez gargara yapmak boğaz agrilarina birebir geliyor...
*En azgin sivilceler bile on günden fazla direnemiyor kendi çişinize!
*İdrarla ovulan artroz hafifliyor...
*Günde birkac tamponla kiliç yarasi bile iyilesiyor...
*Pencere camlarini, hicbir temizlik maddesi çis kadar parlatmiyor!
*On gün dinlendirilmis idrar, en iddiali sampuandan daha iyi yumusatiyor saçlari.
*İdrarla sulanmis salataliklar daha çabuk büyüyor... vs. vs.
-Çişle ilgili inanilmaz daha nice iddialar var...
C.Thomas / "Çiişteki Mucize" kitabindan alıntılar üzerine :
1747 yılının "Büyük Mükemmel Dünya Lügati"nden Johann Heinrick Zedler’in idrar hakkında yazdıkları:
Saç dökülmesine karşı: Patates unu ile kükürt tozu bekletilmiş idrar ile karıştırılır. Bu karışım merhem gibi başa sürülür.
Kulak iltihabında: Çocuk idrarı henüz sıcakken kulağa akıtılırsa nemli ve cerahatlı noktaları kurutur.
Boğaz iltihabına karşı: İçine bir tutam safran katılmış insan idrarı ile gargara yapmak iyi gelir.
Ellerin ve dizlerin titremesinde insanın idrarını yapar yapmaz el ve dizlerini bununla ovması ve yıkaması faydalıdır.
Vücutta su toplanmaya başlarsa, insan uzunca bir zaman sabah aç karnına kendi ilk idrarından biraz içmelidir. Bunun sarılıkta da yararı olur.
Kadınların cinsel organlarındaki yanma ve kaşıntıları sıcak idrar ile yıkamak faydalıdır.
Arı sokmasına karşı hemen idrarla ıslatmak birebir gelir.
-Tecrübe ile sabit
Çeyrek saat, kendi idrarımla ıslatılmış, burun için delik açılmış bir bezi yüzümde tutmak harika bir etki yapıyor. Cilt dinleniyor, siyah noktacıklar yok olup temizleniyor.
30 yıl önce bir makina tezgáhında elime matkap yağı bulaştı. Her iki elimin üzerinde siğiller oluştu. Çok korkunçtu. Kimseye el uzatamıyordum. Doktorlar onları kazımak istiyorlardı ama yara izi kalacaktı. Büyük ağabeyim bir tavsiyede bulundu.
Yatmadan önce iki eline işe!
Hoş değildi ama yaptım. Kalktıktan sonra saf sabunla ellerimi yıkamalıydım. Bunu da yaptım.
Sonuç: Dört hafta sonra ellerimin üstü pırıl pırıl, tertemiz, çocuk poposu gibi olmuştu.
Uzun süre bir çiftlikte çalıştım. Çiftlik sahibi kadının ayağında herhalde beş yıllık açık bir yarası vardı. Merhemlerle tedavi etmeye çalışıyordu. Geceden kalma sabah idrarının faydalı olacağını işittim. Yaranın üzerinden tüm pomat artıklarını temizledim, temiz bir keten parçasını hastanın idrarına batırdım, yaranın üzerine koyup bağladım. Bunu 14 gün her sabah tekrarladım. İnanmayacaksınız belki, yara tamamen iyileşti.
Daha böyle onlarcası. Üstelik sırf hastalık konusunda da değil.
-Her Derde Deva
Meslekten badana ve boyacı olarak size bir yöntemden söz edeceğim. Emülsiyon boyaları inceltmek için biz sık sık idrar kullanırdık. Normal su fazla kireçlidir ve istenmeyen reaksiyonlara neden olur. En azından fazla etkili değildir, ayrıca idrar renk tonunu yumuşatır.
Gizli mürekkep olarak idrarı kullandığım için biliyorum. Káğıdın sıcak bir radyatör üzerine bırakılması, yazının okunmasına yeter. Bütün gizli yazılar böyle hazırlanabilir.
Deterjan yerine fayansları ovmak için kendi idrarımı kullanıyorum. Yerler reklamlardaki gibi parlıyor.
Donarak tıkanmış olan arabamın anahtar deliğini kendi idrarımı kullanarak açtım.
-Doğal yaşam
Nasıl? İlginç değil mi?
Ama aynı zamanda ilginç, harika, inanılmaz falan.
Ot, çöp derken çiş de varmış demek!
Farkında değilmişiz. İnsan burnunun dibindeki güzellikleri göremezmiş ya...
Fakat idrarın bir tek eline oklavayı alıp hamur açamadığı kalmışken neden bu kitap yayımlandığı günlerde gereken ilgiyi oluşturamadı acaba?
Yazarın önsözde belirttiği gibi "Tiksinti" yüzünden olabilir mi?
Ama iyidir tabii temkinli olmak. Neticede kitaptakiler birilerinin anlatmaları daha ziyade. Ne kadar doğrudur?
Gerçi bilimsel açıklamalar da var. Ve en taze tecrübe olarak ben de bir şey anlatayım; bana bu kitabı ileten, kardeşimin komşusu birkaç gün önce kaynar suyla haşlanan ellerinde denemiş idrarı... Sonuç: Yanık falan yok ortada.
-Deneyimler:
Aşağıda ki konuşma bu kitaptan alınmış olup tamamen gerçektir. Konuşma Hintli idrar kürü yapan ünlü Caveri ile Alman gazeteci Spiegel arasında geçmektedir...
Spiegel: “Siz kendi idrarınızı içiyor musunuz?
Caveri:” Evet, her gün içiyorum.”
Spiegel:” Kaç yaşındasınız?”
Caveri:” 74.”
Spiegel:” Bu idrar kürü ile belli bir rahatsızlığınızı tedavi ettiniz mi?”
Caveri: “Evet, gözümdeki pusuyu. Gözlerimi yıkıyorum. Şişelerde bir laç gün bekletiyorum.
Cild rahatsızlıklarımda da kullanıyorum.”
Spiegel: “ Demek siz, idrarın her hastalığı iyileştirdiğine eminsinzi; bu nasıl oluyor?”
Caveri: “ İnsanlar,idrarın vücudun attığı pis bir şey olduğunu zannediyorlar. Aslında durum şu. Vücuda alınan gıdalar enerji veriyor. Fakat eğer vucutta bir hastalık varsa, gıdaların içindeki belli bazı maddeleri kabul edemiyor. Bunlar idrarla birlikte vücuttan atılıyor. İçilen idrarla birlikte vücuda bunlar tekrar verilince hastalık tedavi ediliyor. Önemli olan herkesin kendi idrarını içmesi.”
Spiegel: “ Peki, sizin kanaatinize göre , idrarla hangi hastalıklar tedavi ediliyor?”
Caveri: “ Tüberküloz, egzama, kalp hastalıkları, bronşit, felçler. “
Spiegel: “ İdrar içince vejeteryan mı olmak gerekiyor?”
Caveri: “ Evet, mutlaka! İdrar tedavisini bir iki günlük diyet izlemeli. Bu arada bol miktarda kaynatılmış süt ve su içilmeli. Alkol, sigara, kahve ve koyu çay içilmemeli!
Derlenmiştir
.