1 Mayıs 2014 Perşembe

Ağaçların ve Bitkilerin Titreşimleri Sağlığımıza İyi Geliyor

 
“Bir ağaç gibi dimdik durarak, tek başına ve kıpırdamadan İçinde olan biten her şeyin iç organların ve kaslarındaki tüm içsel değişimlerin anlayışına erişirsin. Sürekli uygulama yaparak, doğan tepkileri duyumsarsın. Hep duyumsarsın; bu sürüp gider. İşte sana yol: Ne kadar ilerlersen ilerle, Keşfedilecek harikaların sonu hiç gelmeyecek.”

Lao-Tzu  İsme Tıklayınız
 
Matthew Silverstone bilimsel olarak ağaçların ve bitkilerin vibrasyon yani titreşimlerinin insan sağlık kalitesini yükselttiğini kanıtladı.

Araştırmalar sadece bir ağaca dokunmanın değil, onun çevresinde bulunmanın bile iyileştirici olduğunu söylüyorlar.

Örnek olarak;
- Selvi ve sedir ısı azaltmak ve yin enerjisini beslemek için
- Söğüt ,yüksek kan basıncı azaltmak için ,idrar yolu ve mesaneyi güçlendirmek için
- Karaağaç zihni yatıştırmak ve mideyi güçlendirmek için
- Akçaağaç,ağrıyı azaltmaya yardımcı
- Keçiboynuzu ağaçları iç ısı dengesine yardımcı olur.
- Hint inciri ağaçları,kalp temizlemek ve vücuttan nemi uzaklaştırmaya yardımcı olur.
- Köknar şişmeyi azaltmak ve kırık kemiklerin daha hızlı iyileşmesi için
- Dikenler, sindirime yardımcı ,bağırsakları kuvvetlendirir ve kan basıncını azaltır.
- Ginkgo Biloba, mesane güçlendirmeye yardımcı ve kadınların idrar sorunlarını giderici
 
Onlarla çalışmak için uygun bir ağaç bulmak amacıyla ormanlara kadar gitmek şart değildir . Etrafınızdaki erişilebilir ağaçlar yeterli olabilecektir.
 
 
Ağaç ile olan bu uygulama için günün en iyi zamanı sabahtan öğleye kadar olan süredir.

Ağaç ve bitkilerin bizim bizim psikolojimizi nasıl etkilediği sorusuna verilecek yanıt da bir hayli basit aslında. Her şeyin bir titreşimi olduğunu biliyor ve kabul ediyorsak farklı titreşimlerin bizim biyolojik davranışlarını etkilediğini de kabul etmek zorundayız.
 
Son zamanlarda yapılan bir araştırma 10HZ titreşimli bir bardak su içmenin kan dolaşım seviyesinin düzelttiğini gösteriyor. Aynı şey ağaçlar için de geçerli, bir ağaca dokunmak onun farklı titreşimiyle temas etmek bizim bedenimiz içindeki biyolojik davranışlarımızı etkiliyor.
 
 
Bütün bu araştırmalar gösteriyor ki bir ağaca sarılmak hiç de çılgın bir fikir filan değil.
 
Bir rapora göre ‘yeşil, açık alanlar zihinsel hastalıkların iyileştirilmesinde anti-depresan ilaçlar kadar etkili olabilirler’.
 
Örneğin, Tao ustası Mantak Chia’nın ‘Cosmic Tree Healing Qigong’ yani Çikong’un Kozmik Ağaç Terapisi adlı kitabında, ağacın aurası yani enerji alanı ile nasıl bütünleşilebileceğini yazıyor.
 
Chia ağacın yaşamsal gücünün bedenin hastalığını ya da negatif enerjisini nasıl pozitife çevirebileceğini anlatıyor.
 
Ağaçla bağlantı kurduğunuzda kendi fiziksel ve duygusal şifanızı kolaylaştırıyorsunuz.
 
Taocu teoriye göre ağaçlar Yeryüzü enerjisini en iyi alabilen ve onu Kadiri Mutlak enerjiyle birleştirebilen yaratımlar Ağaçlar ve bütün bitkiler ışık frekanslarını alma ve bunu fiziksel dünyaya yiyecek olarak dönüştürme kapasitesine sahipler. Aynı şeyi enerjetik besinler için de yapabiliyorlar.
 

Taocu görüşe göre ağaçlar sürekli meditasyondalar ve bu onların doğal durumu.
 
Bir başka ilgi çekici labaratuar çalışması ise İtalya’da Damanhur’da yapılmış. Bu barışçı ekoköy de ağaçların şarkı söylediği tespit edilmiş. Evet yanlış duymadınız ağaçlar şarkı söylüyorlar.
 
1976 yılından beri Damanhur’da bazı aletlerle yaprakların ve köklerin elektromanyetik değişimleri kaydediliyor ve sonra bunlar seslere çevriliyor.
 
İlginç olan yan ise bu ağaçların bir tür geri dönüşüm mekanizmasıyla kendi elektirsel tepkilerini kontrol etmeleri ve bir tür farkındalık geliştirerek müzik türlerini seçmeleri.
 
Damanhur’daki şarkı söyleyen ağaçlar o denli insanları büyülemiş ki insanlar ‘Ağaç Konserleri’ düzenlemeye başlamışlar ve müzisyenler ağaçlar tarafından yaratılan müziği çalmaya başlamışlar. Bu 15 dakikalık video tam da bunu anlatıyor.
 
 
 
Can Cuang (Dikili Kazık Duruşları, Ağaç Duruşları) (İngilizce Yazılışı: Zhan Zhuang) : Ağaç duruşları, Kök salma ve Demir Gömlek duruşlarıdır.
 

Enerjiyi dönüştürüp topraklayarak yer küreye kök salma anlayışı ile yapılan çalışmaları kapsar
Sözcük anlamı ‘bir ağaç gibi ayakta durmak’tır.
 
Ağaç duruşları, ruhu ve bedeni eş ölçüde eğiten az sayıdaki çigong sisteminden birisidir.
 
Ağaç duruşlarının kökeni Çin’de antik çağlara kadar geri gitmektedir. Diğer çigong sistemlerinde olduğu gibi ağaç duruşları da farklı aile ve gruplar içinde gizlice çalışılmaktaydı.
 
Ön hazırlık çalışmalarından ve aslen statik duruş çalışmalarından meydana gelir. Dahili çigong veya Neigong denilen gruba giren bir alıştırmadır. Savaş sanatları ve sağlık geliştirme amaçlı kullanılır.
 
Cigong veya Çikung, belirli fiziksel duruşlar ve beden hareketleri ve/veya hayalle birleştirilen nefes tekniklerini kullanarak bedenin enerji dengesini düzenleyen Çin tıbbının ve savaş sanatlarının bir parçası olan Çin kaynaklı biyoenerjetik/enerjetik egzersizlerin genel başlığıdır.
 
Cigong bedendeki çeşitli sistemleri optimum fonksiyon halinde tutarak vücudun doğal sağlık durumunu yeniden oluşturmasıyla Alternatif tıp uygulamalarının arasında yer almaktadır.
 
Kelime, yaşam enerjisi anlamına gelen Çi ile çalışma ve inceleme anlamına gelen etkinlik yani gong (ya da Kung /Kung Fu/ kelimesindeki kung ile aynı) kelimesinin biraraya gelmesinden türetilmiştir.
 
Cigong, vücudun enerji akışını güçlendirip düzenleyen bir enerji çalışmasıdır.
 
Yaşam enerjisini arttırıp meridyenlerdeki tıkanıklıkları açmak, rahatsızlıkları iyileştirmek, bağışıklık sistemi ve iç organların güçlendirilmesi, fiziksel güç ve dayanıklılığın artırılması için çalışılır.
 
Her yaş ve sağlık durumuna uyarlanabilen Çigong´un ilk aşaması “Ağaç Duruşları”dır.
 
Ağaç Duruşları sırasında enerji toplayıp vücudun enerji merkezleri güçlendirilirken meridyenler açılır, metabolizma hızlanır ve solunum derinleşir. Bu duruşlar sayesinde beden güçlenir ve daha verimli çalışır, doğal beceriler gelişir, farkındalık artar.
 
Hareketli Çigong çalışmalarıyla da Ağaç Duruşları sırasında toplanan enerji çeşitli amaçlar için kullanılır.
 
Cigong nefes kapasitesini, kan dolaşımını, kalp-damar sistemini ve eklemleri güçlendirir, kemik erimesinden korur, alyuvarlar ve akyuvarlar sayısını arttırır, eklem iltihabı, anjin ve kardiyovasküler rahatsızlıkların tedavisini destekler, uykusuzluk, migren, konsantrasyon bozukluğu ve irritabilite semptomlarını, baş ağrısı, sersemlik ve yorgunluk şikayetlerini azaltır, rahatlık ve sağlık hissi verir.
 
Ağaç duruşlarının Batı’da tanınmasını sağlayan kişi ise Yu Yong Nian’ın öğrencisi olan Lam Kam Chuen olmuştur.
 
Lam Kam Chuen ağaç duruşlarının anlatıldığı “The Way of Energy” kitabının da yazarıdır.
 
 
Ağaç duruşları adından da anlaşılacağı gibi hareketsiz, belirli bir duruş pozisyonunda bekleyerek gerçekleştirilir.
 
Herhangi bir hareketin olmayışı sebebiyle yeni başlayanlar için fiziksel ve zihinsel olarak zorlayıcısı olabilen ağaç duruşlarının çok sayıda biçimi olmasına karşın ‘sarkıtma’ ve ‘top tutma’ duruşu adlarıyla geçen iki biçimi en temel eğitimidir.
 
Duruşlar durdurucu kasları eğitip merkezî denge hali yaratır. Hiç kıpırdamadan büyük bir iç güçle durmak ve özellikle bacakların toprağa çakılı birer kazık gibi güçlenmesi duruşların yarattığı olağan hallerdendir.
 
Ruhu ve bedeni eş ölçüde geliştiren nadir çigong alıştırma sistemlerindendir.
 
Yaşam gücünü arttırıp dağılım ve dolaşımını iyileştirerek uygulayıcıyı özel güç yetenekleriyle donatır. İyileştirme alanında insanın yaşam gücünü hastaların ve gereksinim duyanların hizmetine sunmasına olanak verir.
 
Avuçlardan çıkan güçlü yaşam enerjisi hasarlı alanlarda onarım işlevi görür.
 
Savaş sanatlarında ise duruşların özel biçimleri de çalışılır. Savunma ve saldırı için büyük güçler geliştirilir. Ağaç duruşları özellikle yi çüen ya da şeng çüen adlı savaş sanatının temel eğitimini meydana getirir. Çok uzun süreli ayakta duruş çalışması yapılır.
  1. Tıp alanında yüksek tansiyon, baş ağrıları ve dönmeleri, şizofreni, beden farkındalığı yitimi, kireçlenme, bronşit, sarılık, karaciğer sertleşmesi, dışkı atımını kontrol edememe ve şeker hastalığı tedavilerinde başarıyla kullanılır.

    Hazırlayan : H.T.Reis